Dedemlerden bir bahçe kaldı. Öncesinde;
Dedemin babası hastalandığında komşular talan etmiş,
o zamanın muhtarları yol geçecek demiş talan etmiş,
haklar dedemin ailesine ait iken hastalığı duyan gelmiş talan etmiş.
Dedemin babası ölmüş.
Dedemler 7 kardeş.
Hepsi birlik olmuşlar,
komşulardan kimisini soldan dereye kovalamışlar,
öte diyardan gelen kimilerini de aşağıdan ot bitmez tarlaya kovalamışlar.
Elde yok, avuçta yok.
Bir bahçeleri var, bir de üç boy dere kenarları.
Dedemler, ananemler birlik olmuşlar bu bahçeyi işlemişler.
Çocuklarına emanet bırakmışlar ama komşular rahat durmamış,
Babalarımızı birbirlerine düşürmüşler.
Bahçeyi işlemeye devam etmek yerine parça parça kiraya verelim diyenler olmuş,
Komşulara taşınanlar olmuş,
Bizlere,
çimlerini dikenlerin sarmaya başladığı,
komşuların yine gözlerini diktiği,
bir bahçe kaldı.
Kimimiz komşulara gidiyoruz,
kimimiz bahçemizde yolumuzu bulamıyoruz,
kimimiz sadece birbirimizi, dedelerimizi suçluyoruz.
Yine dedelerimiz, ananelerimiz gibi birlik olsak,
bilim ile teknoloji ile yapsak,
ne dikenler sarabilir bahçemizi,
ne de komşuların çocukları saldırmaya cüret edebilir.
Gözleri hep üzerimizdeyken,
bizi koruyan bir tek değerlerimiz var.
Bir bahçemiz var.